Emine Erdoğan ve Bakan Koca, Ebeler ve Hemşireler Günü'nde düzenlenen programa katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde düzenlenen ‘Ebeler ve Hemşireler Günü’ programına katıldı. Programa Erdoğan ve Koca’nın yanı sıra çok Türkiye’nin birçok bölgesinde görevli ebe ve hemşireler katılım gösterdi. Katılan ebe ve hemşireler arasında 6 Şubat Kahramanmaraş Depremi’ni yaşayan ve ailelerini bırakıp yeniden göreve giren hemşireler de yer aldı.
Programda konuşan Bakan Koca, ebe ve hemşirelere seslenerek, ‘’ Ebe ve hemşire, bir insanın doğumdan yaşam bitimine, aldığı sağlık hizmetinde görev üstlenir. Bu sebeple ebeler ve hemşireler, hastalar ve sağlık sistemimiz açısından, daima büyük öneme sahiptir. Hamilelik takibinde, doğum esnasında, doğumdan sonra ebeler, annelerin yanındadır. Teşhis konduktan sonra tedaviyi uygulayan, takip eden hemşiredir. Eğer ebe ve hemşireler olmasaydı, doğumda süreçler zorlaşır; tedaviler planlandığı gibi yürümeyebilir, şifa umulduğu kadar hızlı gerçekleşemeyebilirdi. Bir ameliyathane hemşiresi, cerrahın, cerrahın eliymiş gibi, maharetli yardımcı elidir. Poliklinikte, hemşire, şifa sanatının ustalarından biri gibidir. Sağlık hizmetinde, iletişimin kolaylaştırıcı köprülerisiniz. Ben bu sözleri, sizlerin yöneticisi konumunda olduğum için söylemiyorum. Bu inandığım sözleri, otuz altı yıllık, hekim olarak söylüyorum. Altı yıldır, sizleri daha yakından tanıdığım için, daha büyük bir inançla söylüyorum. Fakat şunu da kabul ediyorum. Sağlık sisteminde muadili olmayan, görevlerini başkalarının üstlenemeyeceği ebe ve hemşirelerin, mesleki ve toplumsal algısı, gerçeğin gerilerindedir. En kolay akla gelen örnek olarak anayım: Hemşire olabilmek için alınması gereken eğitimin, bu eğitimin bilimsel yönü üzerinde düşünülmez. Yine, yatan hasta ve onun refakatçisi gözünde çoğu kere, bir takipçi gibi görülebilir; hemşirenin, kritik anların sinyalini alan, ilk kişi olduğu unutulabilir. Hekimlikle hemşireliğin, birbirinin tamamlayıcısı olduğu da dikkatten kaçabilir. Bunlar, verilebilecek diğer örnekler, bu mesleklerin hakikatlerine ilişkin değil, yıllar içinde oluşmuş hatalı imajlar, algılardır. 2024 Yılının, Ebeler Günü ve Hemşireler Haftası kutlaması sebebiyle, yaptığım bu konuşmada, şu cümlemi kaydetmenizi rica ediyorum: Bu mesleklerin, ebelik ve hemşireliğin saygınlığını, daha iyi bir noktaya taşımayı, görev addediyorum. Öte yandan bilinmesi gerekir ki; saygınlık, sağlık meslek gruplarından bir diğerini dışlayacak şekilde, herhangi birine mahsus değildir’’ dedi.
‘’Bu unvanlarla tarih yazılan, yakın zamanlara da geldi’’
Bakan Koca konuşmasının devamında, ebe ve hemşire kelimelerin anlamlarına değinerek, ‘’Kelimelerin birer hikayesi vardır. Hikayeler bunların anlamını açar ve yeni şeyler söyler. Ebe kelimesi, eskiden, anne, büyükanne, süt anne gibi anlamlara gelirmiş. Tahmin edecek miyiz, bilemiyorum; ebe, çocuk dilinden doğmuş bir kelime... Doğuma yardımcı olanlara isimlerini, doğanlar vermiş. Hemşire kelimesi ise kardeş, daha çok, kız kardeş anlamında kullanılmış. Bu kelimelerin eski hikayeleri, bu meslekler hakkında az da olsa bir şey söylüyor. Fakat elbette meslekler, eski anlamlara indirgenemez, ama özleri hakkında, bir söz söyler: Bu söz de insana, hastaya yakınlıktır. Bu yakınlık, profesyonellikle yeni bir çerçeve kazanmıştır. Ebe ve hemşire kelimelerinin, sözlük tarihinden bahsettim. Sıra bu unvanlarla tarih yazılan, yakın zamanlara da geldi. Salgınla mücadele döneminin, hemşire kahramanlarını, hayatım boyunca, unutmayacağım. Depremin ardından, kendini hayat kurtarmaya adayan, hemşire kahramanlarımızı, unutmayacağım; kimse unutmayacak. Felaketin içinde doğan bebekleri, kucağına alan ebeler, asla unutulmayacak. Sizlerin erdemleri, kalbimize yazılıdır’’ şeklinde konuştu.
"Sağlık çalışanları için büyük değişimler yaptık"
Sağlık sisteminin büyük bir değişimden geçtiğine işaret eden Koca, ‘’Sağlık sistemimiz, bildiğiniz gibi, büyük bir değişimden geçti. Sağlık çalışanlarımız için, iyileştirmeler yaptık. Şiddetin, vandallığın önüne geçmek için yaptığımız çalışmalardan, gerçek anlamıyla sonuç aldık. Özlük haklarında iyileştirmeler yaptık. Pek çok gelişme, yasalarla kalıcı hale getirildi. Ebelerin yetki sınırlarını genişleten bir yasal düzenleme ise, bu yılın başında yapılmıştır. Doğum sırasında gereken, küçük tıbbi müdahalelerin yapılması, güvence altına alınmıştır. Böylece ebelerimizin, mesleki anlamda daha güçlü olmasını sağlamış olduk. Mesleki konumu güçlendirilmiş ebelerimizle, yakında Normal Doğum Eylem Planını, uygulamaya koyacağız. Ebe ve hemşirelerimiz başta olmak üzere, tüm sağlık çalışanlarımızın insan üstü gayretlerini, takdirle karşılamakla birlikte, iş yükünü hafifletecek, istihdam politikalarına da, büyük önem veriyoruz. 2024 yılı içinde, 15 bini hemşire, 2 bini de ebe olmak üzere, toplam ,17 bin ebe ve hemşire istihdamı gerçekleştirdik. Ebe ve hemşire sayışımız, istikrarlı bir politikayla artacak. Şunu özenle kaydetmek, altını çizmek istiyorum: Takdir ve iltifat, gönlün borcudur. Emeğin karşılığının, ancak manevi yönüdür. Somut emeğin, somut karşılığında duyarlılığımız, daima artacak. Ekonomik, sosyal imkanlarınızı geliştirerek, sizlere daha müreffeh bir hayat, daha iyi bir çalışma ortamı sunmaya çalışacağız’’ ifadelerini kullandı.
"Sağlık ordumuzun gösterdiği cansiparane fedakarlığı unutmamız mümkün değil"
Programda bir konuşma yapan Emine Erdoğan ise Gaziantepli hemşire Şeyma Alakuş'un, 6 Şubat depremlerinde cesaret gösterdiğini söyledi. Alakuş'un depremlerde ayaklarının altındaki zemin kayarken, ilk düşündüğünün kendi canı değil, servisteki çocukları ve baktığı hastaları olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Şeyma gibi, afet bölgesinde gecesini gündüzüne katarak depremzede vatandaşlarımıza şifa eli uzatan sağlık çalışanlarımızın kahramanlık öyküleri milletimizin yüreğinin en derinine işlemiştir. Arama kurtarma ekiplerindeki hemşire ve ebeler afet sonrası müdahale ve destek süreçlerinde binlerce canımızın hayata tutunmasına vesile olmuştur. Özellikle yakınları enkaz altındayken başkalarının yarasına merhem olan sağlık çalışanlarımızın hatırası kalbimizin en müstesna köşesinde saklanacaktır" şeklinde konuştu.
Emine Erdoğan konuşmasının devamında, "Bütün dünyayı sarsan pandeminin zorlu koşullarında sağlık ordumuzun gösterdiği cansiparane fedakarlığı unutmamız mümkün değil. Bütün bu sayısız kahramanlık hikayeleri bize gösteriyor ki çehreler, zaman ve mekan değişse de bir şey baki kalıyor; iyiliğin yüzü haline gelmiş sağlık çalışanlarının fedakar gönüllülükleri. Sahip olduğu bilgi ve deneyimi. Savaş, salgın, afet gibi en karanlık dönemlerde insanlık nöbeti tutarak ülkemizi aydınlığa eriştiren tüm sağlık neferlerimizi, bütün sağlık şehitlerimizi, hemşire ve ebelerimizi saygıyla ve minnetle yad ediyorum" dedi.
Sağlık çalışanlarının özlük haklarına değinen Erdoğan, "Sağlık çalışanlarımızın özlük haklarını düzenlemek ve sorunlarını çözmek için hayata geçirilen Beyaz Reform süreci atılan en önemli adımlardan bir tanesidir. Diğer yandan insanı yaşatma ilkesini temel alan sağlık alanında şiddeti kabul etmemiz mümkün değil. İyileştirmeyi, şifa vermeyi amaçlayan bu kutlu mesleğin mensupları hayatlarının her döneminde saygı ve hürmeti hak ediyor. Bu nedenle sağlık çalışanlarımızı hedef alan şiddet eylemlerinin önlenmesi için yeni yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesini çok kıymetli buluyorum" diye konuştu.